Aaron Lennon, 2020-2021 sezonunda Kayserispor’a transfer olduktan sonra yaşadığı deneyimleri paylaştı. İngiltere’den Kayseri’ye giden Lennon, bu şehri çok sevdiğini belirtti. Kendisi ve erkek kardeşiyle bu dağlık bölgeye gelmeleri, onun için bir macera gibiydi. İstanbul veya Antalya gibi turistik ve büyüleyici bir şehir değildi, tam tersine dağlık ve sakin bir yerdi. Lennon, burada sadece futbol oynamadan başka bir şey yapma imkanının olmadığını belirtti. Ancak bu durum, onun için tam da istediği şeydi.
Lennon, Türkiye’ye gitmeden önce zaten karantina sürecini yaşadığını, bu yüzden hayatına odaklanacak bir zamanı olduğunu ifade etti. Dağlık ve ıssız bir bölgede olmanın kendisine huzur verdiğini dile getiren Lennon, salgın nedeniyle kısıtlamaların olduğu bir dönemde Türkiye’ye gitmekten dolayı hiçbir şeyden mahrum hissetmediğini belirtti. Futbol dışında hiçbir dikkat dağıtıcı unsur olmadığı için tam anlamıyla futboluna odaklanabildiğini ve bu durumdan çok memnun kaldığını ifade etti.
Türkiye’de geçirdiği zaman boyunca hala kısıtlamaların devam ettiğini ve sadece tesise gidip gelebildiğini, belki de alışveriş merkezine gidebildiğini açıklayan Lennon, bu süreçte futbola ve hayattan keyif almaya başladığını dile getirdi. Ayrıca Türkiye’ye gitmeden önce eşi hamile kaldığı için çocuklarını İngiltere’de büyütmeyi düşündüklerini ancak Türkiye’yi o kadar çok sevdiklerini ve orada kalmak istediklerini belirtti. Türkiye’nin kendisi için daha önce hiç keşfetmediği güzel bir yer olduğunu vurgulayan Lennon, insanların bu ülkeyi ne kadar güzel olduğunu fark etmediğini dile getirdi.
Sonuç olarak Aaron Lennon, Kayserispor’da geçirdiği zamanda Türkiye’nin güzelliklerini keşfettiğini ve futbola odaklanarak hayattan keyif aldığını belirtti. Dağlık ve sakin atmosferin kendisine huzur verdiğini belirten Lennon, Türkiye’yi o kadar çok sevdi ki İngiltere’ye geri dönmek istemediğini ifade etti.